İzmir basınını bir araya getiren "Karanlık Çökünce" belgeselinin ilk gösterimi gerçekleşti. Belgeselde gece muhabirlerinin zorlu çalışma koşulları anlatılıyor
Yönetmenliğini ve metin yazarlığını Ege Telgraf Gazetesi Haber Müdürü İbrahim Koçbaş’ın üstlendiği “Karanlık Çökünce” adlı belgeselinin ilk gösterimi İzmir Sanat’ta yapıldı. Gece muhabirlerinin zorlu çalışma koşulları anlatıldığı belgeselin gösterimi büyük ilgi gördü.
“Karanlık Çökünce” adlı belgeselde İzmir basınına yıllarca emek vermiş ve gece muhabirliği yapan 13 gazetecinin anlatımlarına ve görüntülerine yer verildi. Müziklerini Sedat Utku Güçoğlu’nun yazdığı belgeseli Tahsin İşbilen seslendirdi.
Gazetecilerin belgeselinin ilk gösterimi izleyenlerce beğenildi ve ayakta alkışlandı. Gecede belgesel filmin oluşmasına katkıda bulanan ve emeği geçenlere de plaketler verildi.
Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dilek Takımcı, belgeselin oldukça başarılı bulduğunu söyledi. Prof. Dr. Takımcı, İbrahim Koçbaş’ın eski bir öğrencisi olduğunu ve kendisiyle gurur duyduğunu belirterek, “İbrahim’in böyle başarılı işlere imza atacağı belliydi” diye konuştu.
Doç. Dr. Oğuzhan Kavaklı, gece muhabirliği için Türkiye’de daha önce bir belgesel çekilmediğine dikkati çekti. Doç. Dr. Kavaklı, “Güzel bir belgesel olmuş. Bizim fakültede 6 ayda anlatacağımız bir konuyu İbrahim 51 dakikada anlatmış. Bence bu belgeseli mesleği yapan herkesin izlemesi gerekiyor” dedi.
Ege Telgraf Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Aylin Suphandağlı da, İbrahim Koçbaş’ın bugüne kadar gerçekten çok güzel işlere imza attığını söyledi. Suphndağlı “Çok başarılı bir belgesel olmuş, kendisini tebrik ediyorum. Sektörün böylesi zor bir dönem geçirdiği zamanda güzel bir işe imza attığı için onur ve gurur duyuyorum” diye konuştu.
Deneyimli gazeteci Mümin Sertbaş gazetecilikte en zor branşın gece muhabirliği olduğunu anlattı. Sertbaş, “İbrahim bu belgesel için çok uğraştı ve ortaya çok güzel bir iş çıktı. Kendisine teşekkür ediyorum” dedi.
Belgeselde yer alan gazetecilerden Reşit Çağlayangil, oldukça meşakkatli bir mesleğin mensubu olduklarını söyledi. Eski bir polis muhabiri olan Başak Atilla, “13 yıl boyunca tek kadın polis muhabiri olmak zordu ama çok da güzeldi” diye konuştu.
Türkiye Gazeteciler Sendikası İzmir Şube Başkanı Halil İbrahim Hüner, ise 1970’li yıllarda İzmir’de gece muhabiri olmadığını, gece muhabirliği kavramının 1980’li yıllarda oturduğunu anlattı. Hüner, “İbrahim’i böylesi başarılı bir belgesele imza attığı için tebrik ediyorum” dedi.
Belgeselin yönetmeni ve metin yazarı İbrahim Koçbaş, duygularını şöyle dile getirdi:
“Belgeseli yapma fikrim ‘Bunu birilerine göstermeli’ diyerek başladı. Çünkü dünyada örnekleri olmasına rağmen Türkiye’de yok ve bu meslek çok zor. Gece muhabirinin çalışma koşullarını, o anlarda yaşadığı psikolojiyi herkese göstermek istedim. Herkesin beğenmesi beni çok mutlu etti. Filmde emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.” (Sevilcan Günay / İnanç Zor / Ege Telgraf)