İzmirliler, 18 Ağustos Pazar günü Karabağlar’da başlayan daha sonra Menderes ve Seferihisar bölgesine yayılan ve 5 bin hektarlık bir orman alanını etkilediği belirlenen yangının yaralarını birlikte sarmak için bir araya geldi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in hem felaketi yerinde görmek, hem de alınacak kararlara halkın katılımını sağlamak için “Gel, gör, koru” diyerek tüm İzmirlileri davet ettiği İzmir Buluşmaları’nın dördüncüsü Menderes Efemçukuru Devedüzü Mevkii’nde “Ormanİzmir” başlığı ile gerçekleşti.
Atalarımızın aziz hatırasına sahip çıkıyoruz
"Ormanİzmir" buluşmasının açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, seferberliğe katılan tüm İzmirlilere teşekkür etti. “Gel, gör, koru demiştik. Geldiniz, gördünüz, koruyacağımıza dair inancımız pekişti. Bugün 30 Ağustos. Atalarımız bu bereketli, güzel topraklarda huzur içinde yaşayalım diye gözlerini kırpmadan can verdiler ve tarihe unutulmaz bir zafer olarak bugünü kaydettirdiler. Onların aziz hatırasına sahip çıktığınız, bugün bu toprakları korumak için bir araya geldiğiniz için sizleri sevgiyle selamlıyorum. Bugün İzmir için Türkiye için çok anlamlı bir başlangıç yapacağız" diye konuştu.
İmara açtırmayacağız
Yangınla birlikte büyük bir felaket yaşadıklarının altını çizen Başkan Soyer, "Yanan alan için 500 hektar deniyor ama biz biliyoruz ki 5 bin hektardan fazla bir alan yandı. Bu alanın korunması için elimizden geleni yapacağız. Bir metrekaresini bile asla imara açtırmayacağız. Karşılarında bir çelik zırh gibi duracağız. Vatandaşlarımızın bütün önerilerini, fikirlerini burada gerçekleştireceğimiz İzmir Büyükşehir Belediyesi meclis toplantısında karara bağlayacağız. İzmir Büyükşehir Belediyesi meclisi İzmir'in en yetkili seçilmiş karar organıdır. Başlattığımız seferberlik bir heves değil. ‘Bir ağaç dikelim vicdanımız rahatlasın' diye bir araya gelmedik. Biz burada İzmir ormanlarını nasıl koruyacağımızı, yanan alanlara nasıl sahip çıkacağımızı, böyle felaketler yaşamamak için neler yapacağımızı karar altına alacağız. Bizim vicdanlarımız bir fidan dikerek değil, elbirliği ile güçbirliği ile bu toprakların bir tek yeşil otuna sahip çıkınca rahatlayacak. Çünkü ancak bu şekilde çocuklarımıza, torunlarımıza iftihar edeceğimiz bir gelecek bırakabiliriz" dedi.
Ormanın siyaseti olmaz
Ağacın, fidanın ve ormanın siyaseti olmadığını sözlerine eklerine Başkan Soyer, konuşmasına şöyle devam etti: "Ormanlarımız hepimizin ortak değeri. Orman Bakanlığımızla, Valiliğimizle, diğer kamu kurum ve kuruluşları ile birlikte çalışarak İzmir'in ormanlarını koruyarak İzmir'den tüm Türkiye'ye güzel bir ders vereceğiz. El ele vererek bu topraklara hep birlikte sahip çıkacağız. İzmirli olmaktan gurur duyuyorum. İzmir küllerinden doğmasını bilir."
Başkan Soyer, kampanyanın detaylarını paylaştı
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, uzmanların konuşmaların ardından söz alan vatandaşları ve çocukları tek tek dinledi. Kampanya ile ilgili bilgi veren Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer, şu bilgileri paylaştı:
"Kentimizde ağaçlandırabileceğimiz 3 bin 800 hektar alan tespit ettik. Buraları ormana dönüştürmek için ilgili kurumlardan talep yapacağız. 2020 yılında Avrupa yeşil başkenti olmaya adayız. Yapacağımız çalışmaları stratejik plana dahil edeceğiz. İzmir'de yapılmak istenen güzel çalışmaları koordine ederek çölde kum tanesine dönüşmesine engel olacağız. 9 Eylül'de düzenleyeceğimiz bir konserle bir bağış kampanyası başlatıyoruz. Sanatçılarımız bu konserden gelir elde etmeyecekler. İzmirliler 10 lira bağışlayarak konseri izleyebilecek. Meclisimizde bağış kampanyası düzenlemek için karar alacağız. Karar aldıktan sonra Valilik onayına göndereceğiz. 9 Eylül günü konser yapılacak alanda ağaçlandırma yapacağımız arazilerin haritasını koyacağız. Kim nereye ağaç dikmek istiyorsa bağış yapabilecek. Yine yapılan bağışlarla ormanların içinde helikopterlerin su alacağı su havuzları yapacağız. Köylerimize yangın istasyonu kuracağız. Çocuklarımızı yangın yerine getirip görmelerini sağlayacak, yangından etkilenen bir alanı açık hava müzesi haline getireceğiz. Orman okulu kurup, orman gönüllüğü eğitimi vereceğiz. Yangından tarım arazisi etkilenen 278 üreticimize 9 Eylül günü yapılacak meclis toplantısında karar alarak zararlarını karşılayacağız. Her doğan çocuk için bir fidan dikeceğiz. İzmirliler ağaçlarıyla birlikte büyüyecek.”
İzmir Buluşması’nın ardından dünyaca ünlü piyanist Gülsin Onay, kısa bir konser verdi. Konser’in ardından İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi, olağanüstü gündemle toplandı.
“Ormanİzmir Buluşması”nda gündeme getirilen bazı öneri ve düşünceler şunlar oldu:
"Oluşturulan fon yangın öncesi eğitim çalışmaları için kullanılsın. Belediyede orman mühendisliğinin geliştirilmesi için bir birim oluşturulsun.”
"Yanan alanlar mutlak koruma bölgesi olsun. Bölgede madencilik meclis kararıyla yasaklansın.”
"Orman alanlarında yağmur suyu havzası kurulsun.”
"Kent içinde kent bahçeleri kurularak yeşillendirme çalışması yapılsın.”
"Yangına hassas bölgelerde yerel itfaiye birimleri kurulsun.”
"Nisan ayında İzmir Orman Haftası yapılsın.”
"Yangın alanında gönüllü olarak çalışmak isteyenler için yer yapılsın, gönüllü organizasyonu oluşturulsun.”
"Yanan ağaçlar üzerinde ressamlar resim yapsın, satılarak bağış kampanyasına destek sağlansın.”
"Yanan orman alanında kalan canlıların hızla üremesi için beslenme desteği verilsin.”
Yanan alan Karşıyaka ilçesi büyüklüğünde
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nin, yangın sonrasında alandan elde edilen uydu verilerini esas alarak yaptığı hesaplamalara göre üç gün süren yangında 5 bin hektarlık bir orman alanının etkilendi. 5 bin hektarlık alanın 3 bin 500’ü ağır yanık sınıfında. Kalan yaklaşık 1500 hektarlık alanda ise ikinci dereceden yanma söz konusu.
Yangın hattının kuzeyden güneye uzunluğu ise 15 kilometre olarak hesaplanıyor. Bu hesaplama, yaklaşık olarak İzmir’in Karşıyaka ilçesi kadar (5 bin 110 hektar) büyük bir alanın yandığı anlamına geliyor.
Yanan orman alanının büyüklüğünü anlamak için ilçelerle yapılan bir kıyaslama, orman kaybının Balçova (2 bin 125 hektar), Bayraklı (3 bin 426 hektar) ve Narlıdere (4 bin 461 hektar) gibi ilçelerin yüzölçümlerinden daha fazla olduğunu gözler önüne serdi. Yaşanan felaket sonucunda yaklaşık iki Balçova ilçesi veya Karşıyaka büyüklüğünde bir orman alanın yandığı ortaya çıktı.