Kent-Yaşam yazarı Prof. Oğuz Adanır’ın “Bir Antikçağ Masalı - Tanrıçanın Gözdesi” adlı yeni kitabı okurlarla buluştu. Kölelik ve kehanet merkezi olan Efes’te geçen olayların anlatıldığı kitapta evrene “talihli olmak ya da olmamak” perspektifinden bakılıyor. DoğuBatı Yayınları’ndan çıkan ve kitapevlerinin raflarında yer alan kitabın tanıtımı yazısında şu sözlere yer veriliyor:
“Kahramanlarımızın yaşadığı çağda Efes bir kölelik ve kehanet merkezidir. Bu evrende her şey talihli olmak ya da olmamakla ilgilidir. Talihli olanlar arkalarında tüm gizemli güçler ve tanrıların bulunduğuna inanırken, talihsizler bu güçlerin kendilerini olsa olsa geçici bir süreliğine terk ettiklerini düşünürler. Zira talihin tamamen yitirilmesi ölmekle eş anlamlı bir duygu olduğundan buna tahammül edebilmek mümkün değildir. Güzel köle Saronya ve efendisi güzel Nika’dan hangisi daha talihlidir? Ressam Pityus mu yoksa güzel konuşmayı ve öyküler anlatmayı bilen Atalis mi daha talihlidir? Tanrılar, atalar ve gizemli güçler korku içinde yaşayan bu küçük kahramanlarla oynamayı sevdiklerinden onların talihlerini belli aralıklarla değiştirerek kendilerine tapan bu çocukları ya da torunlarını kimi zaman çok üzüp, kimi zaman çok sevindirmekten zevk alırlar. Tanrılar ve insanları bir araya getiren talih bu belirsizlik evreninin ana motifi gibidir.”
Oğuz Adanır kimdir?
Yazar, Oğuz Adanır, 1951 yılında İzmir’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini İzmir'de gördü. Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora öğrenimini Fransa'da Paris I Pantheon Sorborne Üniversitesi'nde yaptı. "Televizyonun Azgelişmiş Bir Ülke Üzerindeki Etkileri" isimli doktora tez çalışmasıyla buradaki eğitimini tamamladı.
1979 yılında Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema-TV Bölümü'nde, 1985 yılından itibaren Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema-TV Bölümü'nde öğretim elemanı olarak çalışmaya başladı. 1988 yılında doçent, 1994 yılında profesör olarak atandı. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema-TV Bölümü'nde Bölüm Başkanı olarak görev yaptı.
Senaryo yazarlığı ve sinema göstergebiliminin yanı sıra Türkiye'de ilk kez simülasyon kuramıyla ilgili dersler vermiş Jean Mitry, Christian Metz ve Jean Baudrillard gibi dünyaca ünlü kuramcıların Türkiye'de tanınmasına büyük katkıda bulundu.
Sinema, iletişim ve kültür konularında yayınlanmış pek çok araştırma, incelemesi bulunan Oğuz Adanır’ın “İşitsel ve Görsel Anlam Üretimi”, “Simülasyon Kuramı Üzerine”, “Osmanlı ve Ötekiler”, “Eski Dünyaya Yeni Bir Bakış”,“Sinema Televizyon Kültür”, “İlkel Toplumdan Melodramlar Evrenine” ve ”Baudrillard” adını taşıyan kitapları bulunuyor.
Baudrillard çevirileriyle de tanınan Oğuz Adanır’ın “Antikçağ’da Korsanlık - J.M. Sestier, “Foucault’yu Unutmak - Jean Baudrillard”, “Can Çekişen Küresel Güç -Jean Baudrillard”,”İlkel Toplumlarda Mistik Deneyim ve Simgeler- Lucien Levy-Bruhl”, “Çin Uygarlığı - Eugene Simon”, “Japonya- Lafcadio Hearn”, “Sessiz Yığınların Gölgesinde - Jean Baudrillard”, “İlahi Sol-Jean Baudrillard”, “Simgesel Değiş Tokuş ve Ölüm - Jean Baudrillard”, “Karnaval ve Yamyam - Jean Baudrillard” ile “Sinemada Anlam Üstüne denemeler-Chirsitan Metz” adını taşıyan çeviri kitapları da yayınlandı.