Kapatılan 15 vakıf üniversitesinde okuyan 65 bin öğrenci ve aileleri, Yükseköğretim Kurulu'nun birbiri ardına aldığı kararlarla şaşkına döndü. Öğrenimlerini kapatılan üniversitelerinin bulunduğu kentteki devlet üniversitelerinde sürdürmeye hazırlanan öğrenciler ve aileleri, YÖK'ün "Öğrenciler üniversiteye girmiş oldukları yıl aldıkları puanlar esas alınarak yeniden yerleştirileceği" kararı karşısında şoke oldu.

Darbe girişimi sonrası olağanüstü hal uygulamasına geçilmesinin ardından çıkarılan ilk kanun hükmünde kararnameyle, Fethullahçı Terör Örgütü / Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) ile ilişkili olduğu belirlenen 15 vakıf yükseköğretim kurumu kapatıldı. Kapatılan vakıfların her türlü taşınır ve taşınmazları ile her türlü mal varlığı, alacak ve hakları, belge ve evrakı Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bedelsiz olarak devredilmiş sayıldı.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 29 Temmuz 2016 günü kanun hükmünde kararnameyle kapatılan üniversitelerdeki öğrencilerin yerleştirileceği üniversiteleri açıkladı. YÖK'ten 03 Ağustos 2016 günü yapılan açıklamada, kamuoyundaki görüşler dikkate alınarak kapatılan üniversite öğrencilerinin isteyen vakıf üniversitelerine geçişi için karar alındığı bildirildi.

Kapatılan üniversitelerde kayıtlı öğrencilerin YÖK tarafından diğer üniversitelere yerleştirileceği belirtildi. Bu şekilde yerleştirilen öğrencilerin, mezun oluncaya kadar ilgili vakıf yükseköğretim kurumlarına ödemeleri gereken ücretleri yerleştirileceği devlet veya vakıf üniversitesine ödemeye devam edeceklerinin hükme bağlandığı dile getirildi. Açıklanan kararlar, merakla bekleyen öğrencileri ve ailelerini sevindirdi.

YÖK'ün açıklamasında, kapatılan üniversite öğrencilerinin yerleştirilmelerine ilişkin alınan kararlara yapılan eleştiri ve yaşanan tartışmaların izlendiği ve konuya ilişkin yeni bir karar alınmasını da gerekli kıldığı kaydedildi. "Zor durumlar zorunlu tedbirleri almayı gerektirir. Bu sorunun tüm taraflar açısından en az zarar görecek şekilde çözülmesine çalışılmaktadır" denildi.

YÖK'ten şoke eden açıklama

YÖK'ten 04 Ağustos 2016 günü yapılan açıklama, kapatılan vakıf üniversitelerinde öğrenim gören öğrencilerle ailelerini deyim yerindeyse şoke etti. Kapatılan vakıf yükseköğretim kurumlarındaki öğrencilerin durumlarının Yükseköğretim Kurulu'nca yeniden değerlendirildiği belirtilen açıklamada, "Değerlendirme sonucunda, kapatılan vakıf yükseköğretim kurumlarındaki öğrencilerin üniversiteye girmiş oldukları yıl aldıkları puanlar esas alınarak yeniden yerleştirilmelerine karar verilmiştir" denildi.

Kapatılan 15 vakıf üniversitesinde okuyan 65 bin öğrencinin aldığı puanlara göre yeniden yerleştirileceğine ilişkin karar, hem öğrenciler hem de ailelerince endişe ve tepkiyle karşılandı. YÖK'ün daha önce kapatılan vakıf üniversitelerinin bulunduğu illerde bir devlet üniversitesi belirlediğini ve öğrencilerin bu okullara kaydedileceğini açıkladığını hatırlatan aileler şu görüşleri dile getirdi:

"Biz çocuklarımız yanımızda, yakınımızda olsun, okullarından çıkıp akşam evlerine gelsinler istedik. Vakıf üniversitesinde öğrenim görmelerinin maliyeti var. Biz bu maliyeti üstlendik. Ekonomik açıdan getirdiği yükü sırtlandık. Bu karar hem öğrencileri hem de ailelerini mağdur etmektedir. Yıllardan bu yana devletin izniyle, yasal sınırlar içinde faaliyet gösteren vakıf üniversitelerine yöneldik. Bizim cemaatle bir ilişkimiz yok, biz yurtsever insanlarız. Ne yazık ki her koşulda biz mağdur oluyoruz."

Bir başka çözüm mümkün

Kapatılan vakıf üniversitelerindeki öğrencilerin aileleri, soruna farklı çözümler getirilebileceğini, bunun için milletvekilleri, hükümet nezdinde girişimde bulunacaklarını belirterek şu önerilerde bulundu:

"Bu öğrenciler öğrenim yaşamlarını devlet üniversiteleri kapsamında, özel statüyle sürdürebilirler. İdari yapı, öğretim kadrosu değişebilir. Yeniden atanacak güvenilir, terör örgütüyle bağlantısı olmayan öğretim görevlileriyle eğitime kaldıkları yerden devam edebilirler. Çocuklarımızın başka şehirde olmalarına gönlümüz razı değil. Biz çocuklarımızı bunun için özel üniversitelere gönderdik. Kaldı ki bazılarımızın çocuğu fakültenin son sınıfta, tıp fakültesinin dördüncü sınıfında çocuğu olanlar var. Soruna çözüm bulunurken tüm bu durumların göz önünde bulundurulmasını istiyoruz."