İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, belediyecilik tarihinde görülmemiş bir süreçten geçtiklerini ancak bugüne dek İzmir ve İzmirliler için birçok şeyi sabırla sineye çektiğini söyledi. Kocaoğlu, Mayıs ayında düzenlenen operasyon sonrası tutuklanan ve halen özgürlüğüne kavuşamayan üç belediye bürokratının durumuna ilişkin üzüntüsünü dile getirdi.
Urlada gerçekleştirilen içme suyu şebeke-iletim hattı ve kanalizasyon yatırımı nedeniyle düzenlenen toplantıda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, çok ilginç bir süreçten geçtiklerini belirtti. Kocaoğlu, Bugüne kadar sustum. Adalet tecelli eder diye. Altı aydır iddianamemiz hazırlanmadı. Bütün hükümet yetkililerini ve Adalet Bakanını göreve davet ediyorum. Varsa suçumuz başta benim kellemi alsınlar. Suçumuz yoksa bu işkence bitsin diye konuştu.
Belediyeye gelen müfettişlerin genel müdürleri, genel müdür yardımcılarını, şirket elemanlarını, daire başkanlarını taciz ettiğini anlatan ve yaşananlardan örnekler veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Mayıs ayından bu yana cezaevinde tutulan bürokratlarına ilişkin üzüntüsünü de dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü:
Altı aydır arkadaşlar yatıyor içerde, üç kişi. Çeteyle suçlanıyorlar. Çete, iki kişinin telefon konuşmasından, birbirini tehdidinden kaynaklanıyor. O iki kişi dışarıda, karakoldan salındı. Diğer arkadaşlar çete reisi olarak içerde. İki kişi niye salındı? Bütün evraklar inceleniyor 6 aydır. İzmir Büyükşehir Belediyesinde, içerde kimsenin yatmasını gerektiren, bir olay yok. Bir gasp yok, bir rüşvet yok, ihale yolsuzluğu yok. Yok, yok, yok. 20 bin kişi çalışıyor. Bizde olan usulsüzlük, benim teftiş kuruluna verdiğim gibi, kınama cezası ya da uyarı cezasıyla geçecek usulsüzlük. Evrakta varsa var. Çuvallarla evrak üretiliyor her gün İzmir Büyükşehir Belediyesinde. Ama başka bir şey yok! Sizin aradığınız yok! Sizin bildiğiniz yok. Yok böyle bir şey. 80 tane dosya gitti. Böyle sıkıntılı bir ortamda, biz en doğrusu değil artık en en doğrusunu yapmak üzere bürokratlarımızla beraber çalışıyoruz. Artık bir de Türkiyede öyle yasalar var ki, yürürlükte. Yasa var, ama fiiliyatta uygulanmıyor. İzmirde o yasalar uygulanmaya başladı. İlçe belediyelerin aldığı kaldırım parası, yol parası gibi. Bu başka hiçbir yerde uygulanmıyor. Seçim öncesi Karşıyaka, Konak, Bornova gibi bütün belediyeler bastırıldı. Sayıştay geldi. Bunları zimmet çıkartıyorum belediye başkanına dedi. Arkadaşlar da ister istemiz halka rücu ettiler. Başka bir yerde uygulanmıyor. Bu sadece İzmirde ilçe belediyelerinde geçerli. Yol katılım bedeli. Bu kadar çifte standart!