Üç bin yıllık tarihi geçmişiyle bir kültür mirası olarak kabul edilen Bergama’daki tarihi çevrenin korunması ve turizme kazandırılması için neler yapılması gerektiğinin masaya yatırıldığı Bergama Sempozyumu’ndan yalnız Bergama’nın değil ülkemizdeki tüm kentlerin önemle üzerinde durması gereken noktalara dikkat çekildi. Sempozyuma konuşmacı olarak katılan Gazeteci – Yazar Yüksek Mimar Oktay Ekinci, “İmar planlarıyla, şehirlerimizde planlı yapılaşma adına yan yana beton bloklardan oluşan konutlar inşa edilerek, planlı cinayetler yapıldı. İnşa edildiği yörenin hiçbir özelliğini taşımayan yapılarla ülkemizde kimliksiz kentler oluşturuldu.” dedi. Çağdaş mimarlığın kimliksiz kentler oluşturmak olmadığına işaret eden Ekinci, “Kentsel koruma turizmde bir güvencedir. Kültür turizminin ön koşulu tarihsel kente özen ve saygıdır. Bergama’da günümüze kadar fazla bir bozulmaya uğramadan gelen tarihi mahallelerini bundan böyle daha iyi korumalıyız. Kültür turizmi için bu mahallelerde pansiyonculuğu geliştirmeli, büyük kentlerin kalabalık ve gürültüsünden bunalanlar için huzuru pazarlamalıyız. Huzuru pazarlayarak müthiş bir müşteri potansiyeli yakalarız. Turizm sektörünün Bergama girişine kurduğu turistik mağazaları mutlaka tarihi mahallelerin içine çekmeliyiz. İzmir’le Bergama arasını en az 1 saat kadar uzatan Çiğli’deki trafik sorunu için yetkililerden çözüm istemeliyiz. Aliağa’ya kadar var olan demir yolu ağının Bergama’ya da gelmesini sağlamalıyız.” dedi. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Bergama Belediye Başkanı Raşit Ürper de, Evrensel Kültür Mirası olan Bergama’nın tarihi dokusunun korunması için yapılan çalışmaları anlattı.