Aliağa İlçesinin Yeni Şakran Beldesi?nde gerçekleştirilen "2. Deniz ve Zeytin Festivali" kapsamında yapılan "Zeytinciliğin Güncel Durumu ve Hedefi" konulu panelde konuşan panelistler devletin bir çok tarım ürününde olduğu gibi zeytin ve zeytinyağında da politika belirlemediğini söylediler. Panelde, stratejik önemi olmasından dolayı ve bu yılın kurak geçmesi nedeniyle de zeytin üreticisine kuraklık yardımı yapılması gerektiğini belirtildi. Üreticilerin ve halkın yoğun ilgi gösterdiği panelde konuşan TARİŞ Zeytinyağı Birliği Teknik Danışmanı Dr. Mustafa Tan, kamuoyunun bugüne dek yağ konusunda yanlış bilgilendirildiğini ve yönlendirildiğini savunarak, "Asıl (hadi yiyin gari) denmesi gereken ürün zeytinyağı olmalıdır" dedi. Tüm ürünlerde olduğu gibi Türkiye ve dünya pazarında söz sahibi olabilmek için markalaşmanın çok önemli olduğunu belirten Gazeteci - Yazar Ali Ekber Yıldırım, üreticilerin bu duruma seyirci kalmamasını istedi. Ali Ekber Yıldırım "Zeytin ve zeytinyağı ulusal bir meselemizdir. Zeytinyağı üzerinde uluslararası pazarda üzerimize çeşitli oyunlar oynanıyor. Örneğin Avrupa ülkeleri bizden zeytinyağını varille istiyor. Varille litresini 3 Dolara alıp ambalajlayıp paketleyip bize litresini 10 Dolara geri satıyorlar. Üreticimiz zeytinyağına sahip çıksın. Bu konuda birliklere ve örgütlere dahil olsun ve üretici mutlaka kendi markasını yaratsın" dedi. İlk defa beş yıl boyunca hükümetin zeytin üreticisine doğrudan gelir desteği verecek olmasını olumlu bulduğunu belirten Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Prof. Dr. Kamil Oktay Sındır, ancak hükümetin IMF politikaları nedeniyle Anayasanın 45. maddesindeki "Devlet, bitkisel ve hayvansal ürünlerin değerlendirilmesi ve gerçek değerlerinin üreticinin eline geçmesi için gereken tedbirleri alır" maddesini uygulamayarak Anayasa'yı ihlal ettiğini savundu.